Hesaplaşma
Uzun zaman olmuş gezintiye çıkmayalı. Nerelere geldim, bunlar yaşadıklarım değil mi? Kendi kendime kalmak geçmiş gezintisine çıkardı beni. İçimle hesaplaşmaya gidiyorum. Yolculuk uzun olmasa diyeceğim tam, diyemiyorum. Öyle ya, hasbelkader anneanneme rastlarım belki. Uzun olsun bu yol, çok uzun olsun ne olur. Kaybettiklerim için zaman istesem hatta... Çok mu uzun boylu olurdu. Ne çok soru var, üstelik konuşamıyorum da.
Artık bıraktım kendimi. Kendimle ben büyük tartışmadayız.
- Varsayalım. Karşında şuan biri ölecek olsa kılını kıpırdatmayacak sakinlikteyken, nasıl aynı anda tüm insanlığı yok edebilecek kadar sinir yüklüsün?
+ Sahi sen de mi beni suclayacaksın? Kızgınlığım kendime diyorum her seferinde.
- Neden sustun? Haksızlığa uğradığında sustuğun için kapalı kapılar ardına gizlendim hep. Çıkmaya çalışırken dikenler battı her zerreme. Çıktığımda yara bere içindeydim. Nasıl toplanmamı bekledin? Çığlık atmam gereken zamanlarda sustum. O çığlıklar içimi kemiriyor. Ben de buradayım, hayattayım diye bağırmak isterken, beni duymazlarken. Neredeydin. Koşmak istiyorum. Koşmak, koşmak, koşmak. Bencillik istiyorum, ne olur biraz ver bana. Kafamı oyala.
+ Yaralanacaktın. Biliyordum. Güçlü ol istedim. Şanssızdın, bunun da farkındaydım. Değiş istedim. İyi ki yaralandın. İnan bu kadar güçlü duramazdın o vakit.
- Güçsüzüm. Öyle güçsüzüm ki, tam şimdi yere çakılabilirim. Belki de ufak fırtınayı bekliyorum. Ne olur, biraz bıraksam kendimi...
+ Seni sarmalamamı bekliyorsun. Yapmayacağım. Ihtiyacın yok. Ayağa kalkabildigini görmeseydim inan bana yapardım. Çokça kez gördüm. Yorgun musun?
- Kendimi bıraksam dedim ya. Sen de mi duymuyorsun beni artık? Yüküm oldu, biliyorsun. Ama altında ezilmemişim. Pek çoğu da kendimle ilgili değil. Bazen ağır geldiği oluyor. Sorun değil. Değişiyorum ben de. Daha da büyüyorum. Değişiyorum... Kimsenin istediği gibi degil, kendi istediğim gibi biri oluyorum. Bir görsen, gözlerin dolacak. 'Canım kızım!' diyeceksin. Güçlü duruyor diyeceksin belki. Hatta belki de çok ihtiyacım var bunları duymaya. Duyuran olur mu?
+ Yorulmadın. Kalbine oturan şeyle devam edeceksin yarın kaldığın yerden, söz veriyorum 'canım kızım'.
-Edeceğiz. Yorulmadan...
Ne çok yenilmişim. Ne çok soru varmış kafamı bir örümcek gibi kemiren. Ve ne çok harcamışım hayatı genç yaşımda. İtıraf zamanı kendim.
Çok yenildik dedim. Neredeyse her defasında haklıydım oysa. Artık haklı olma zamanı. Çok yol kat ettin. Çok yoruldun. Biraz dinlensem. Durdum biraz, nerde bu insanlar? Evden çıkalı çok oldu. Annem merak etmiştir çoktan. Kalbim de acımaya başladı biraz. Annem... Hissetmiştir, dönsem ya artık.
Neredeyim ben? Çok yorgunum.
Artık bıraktım kendimi. Kendimle ben büyük tartışmadayız.
- Varsayalım. Karşında şuan biri ölecek olsa kılını kıpırdatmayacak sakinlikteyken, nasıl aynı anda tüm insanlığı yok edebilecek kadar sinir yüklüsün?
+ Sahi sen de mi beni suclayacaksın? Kızgınlığım kendime diyorum her seferinde.
- Neden sustun? Haksızlığa uğradığında sustuğun için kapalı kapılar ardına gizlendim hep. Çıkmaya çalışırken dikenler battı her zerreme. Çıktığımda yara bere içindeydim. Nasıl toplanmamı bekledin? Çığlık atmam gereken zamanlarda sustum. O çığlıklar içimi kemiriyor. Ben de buradayım, hayattayım diye bağırmak isterken, beni duymazlarken. Neredeydin. Koşmak istiyorum. Koşmak, koşmak, koşmak. Bencillik istiyorum, ne olur biraz ver bana. Kafamı oyala.
+ Yaralanacaktın. Biliyordum. Güçlü ol istedim. Şanssızdın, bunun da farkındaydım. Değiş istedim. İyi ki yaralandın. İnan bu kadar güçlü duramazdın o vakit.
- Güçsüzüm. Öyle güçsüzüm ki, tam şimdi yere çakılabilirim. Belki de ufak fırtınayı bekliyorum. Ne olur, biraz bıraksam kendimi...
+ Seni sarmalamamı bekliyorsun. Yapmayacağım. Ihtiyacın yok. Ayağa kalkabildigini görmeseydim inan bana yapardım. Çokça kez gördüm. Yorgun musun?
- Kendimi bıraksam dedim ya. Sen de mi duymuyorsun beni artık? Yüküm oldu, biliyorsun. Ama altında ezilmemişim. Pek çoğu da kendimle ilgili değil. Bazen ağır geldiği oluyor. Sorun değil. Değişiyorum ben de. Daha da büyüyorum. Değişiyorum... Kimsenin istediği gibi degil, kendi istediğim gibi biri oluyorum. Bir görsen, gözlerin dolacak. 'Canım kızım!' diyeceksin. Güçlü duruyor diyeceksin belki. Hatta belki de çok ihtiyacım var bunları duymaya. Duyuran olur mu?
+ Yorulmadın. Kalbine oturan şeyle devam edeceksin yarın kaldığın yerden, söz veriyorum 'canım kızım'.
-Edeceğiz. Yorulmadan...
Ne çok yenilmişim. Ne çok soru varmış kafamı bir örümcek gibi kemiren. Ve ne çok harcamışım hayatı genç yaşımda. İtıraf zamanı kendim.
Çok yenildik dedim. Neredeyse her defasında haklıydım oysa. Artık haklı olma zamanı. Çok yol kat ettin. Çok yoruldun. Biraz dinlensem. Durdum biraz, nerde bu insanlar? Evden çıkalı çok oldu. Annem merak etmiştir çoktan. Kalbim de acımaya başladı biraz. Annem... Hissetmiştir, dönsem ya artık.
Neredeyim ben? Çok yorgunum.
Yorumlar
Yorum Gönder